Yepyeni bir yıla başlarken, çok da sevimli olmayan bu konuya değinmek istedim. Çünkü her geçen yıl, boşanmalarda daha fazla artış oluyor. Birbirini delice seven ve bir ömür boyu diye söz veren iki insana neler oluyor da, gün gelip yollarını ayırıveriyorlar? Özellikle son yıllarda boşanmalardaki artış oldukça dikkat çekici düzeyde…
Geçtiğimiz aylarda ATV ana haber bülteninden gelen muhabir, 2011 yılının ilk yarısında evlenme sayısının geçen yıla oranla artmış göründüğünü ama aynı şekilde boşanma sayısının da geçen yıla göre artış gösterdiğini ifade ederek, bilimsel görüşümü istemişti.
Aslına bakarsanız, bir önceki yıl yani 2010 yılının birinci ve ikinci yarısındaki evlenme ve boşanma artışı da aynı paralelde. 2010 yılının İlk döneminde 96. 841 kişi evlenirken, 30.773 kişi boşanmış ve ikinci döneminde 162 bin kişi evlenip, 32 bin kişi boşanmış. Bir yandan evlenme dairesine gidenler, bir yandan boşanma avukatlarına gidenler! Ortada bir düğüm var gibi…
Gençlerin Evliliğe Güveni Kalmadı
Sorunlu evlilikler ve boşanmalardaki artış, gençlerin evliliğe bakış açısını ve güvenini sarsıyor. Özellikle anne babasının evliliğindeki kavga ve şiddete maruz kalan çocuklar, yetişkin olduklarında evlilikten köşe bucak kaçıyorlar. Yine anne babalarının evliliğindeki sorunların çözülmediğine ve boşanmalarına tanık olan çocuk ve gençler de, evliliğe inanmıyorlar. Özellikle boşandıktan sonra, ebeveynlerinden biri tarafından, (bu da genellikle baba oluyor) yeterince aranmayan, ilgi ve sevgi görmeyen çocuklar iç dünyalarında kendilerini terk edilmiş hissediyorlar.
“Mutlu Evlilik Yoktur”
Ailesindeki sorunlar yüzünden evlilik fobisi geliştiren bir genç, danışmanlık almaya geldiğinde bana “mutlu evlilik yoktur İlkim Hanım”demişti. Babasından yıllarca şiddet ve hakaret gören annesinin, kendisi ve kardeşini düşündüğü için boşanmadığını sık sık onlara ifade etmesi de ayrı bir tartışma konusuydu.
Bir başka danışanım ise, “evlilik kadının işkencesidir” ifadesini kullanmıştı. On dört yaşında evlendirilmiş ve hem eşi hem de kayınvalisdesinden şiddet gören bu kadıncağız için evlilik gerçekten işkence gibiydi. Kızları ise asla evlenmek istemiyorlardı.
Diğer Başlıca Boşanma Nedenleri
Ülkemizdeki boşanma nedenlerine baktığımızda ;
Ailelerin yeni evli çift üzerindeki müdahalleri,
Aldatma,
Şiddet,
Cinsel sorunlar,
Eşler arasındaki kişilik çatışmaları,
Hatalı eş seçimi,
Ekonomik sorunlar gibi faktörler geliyor.
Gençler Tahammülsüz…
Ailedeki sorunlar, sıkıntılar, bazen yetersiz bazen de sevginin hiç ifade edilmediği bir ortamda büyümüş olmak, anne baba arasındaki sevgisizliğe tanık olmak, aile ve evlilik kavramının sağlamlığını ve gücünü yaşamamış olmak, çocukların ve gençlerin psikolojisini bozuyor. Bu çocuk ve gençlerin ne yazık ki hayata karşı da güven duyguları zedelenmiş ve hoşgörü duyguları fazla olmuyor. İşin içine bir de “onaylanma’ eksikliğini de koyarsak, karşımıza hiç de iç açıcı bir tablo çıkmıyor.
Yaptığım araştırmalar ve gözlemlerime göre, evliliğe inancı kalmamış gençler, evliliklerinde herhangi bir sorunla karşılaştıklarında, hemen boşanma avukatlarına gitmeyi tercih ediyorlar. Onların mutlu ve başarılı evlilikler sürdürebilmeleri ve çocuklarına olumlu rol model olmaları için, daha çok özen ve sevgi diyorum. Umarım 2012 de bu anlamda daha başarılı bir toplum olacağız.
Aman dikkat…